UAD'daki soykırım davası

İsrail’in Gazze'deki işgal ve saldırılarına ilişkin Güney Afrika’nın açtığı soykırım davası için diğer birçok ülkenin görüşü de alındı. Şimdi, Adalet Divanı’nın danışma görüşünü açıklaması bekleniyor. Görüşlere ilişkin karar bağlayıcı olmasa da emsal olması açısından büyük önem taşıyor.

UAD'daki soykırım davası
02 Mart 2024 - 10:57
Uluslararası Adalet Divanı'nda (UAD), İsrail'in Filistin'deki işgal ve ilhak eylemlerine ilişkin Türkiye'nin de aralarında bulunduğu 52 ülke ve 3 uluslararası kuruluşun sözlü sunumları sonrasında Divan hakimleri, verecekleri görüş için müzakerelere başladı.

Sunumlarda, Filistin'deki işgalin hukuka aykırılığına ek olarak Filistin halkının kendi geleceğini belirleme hakkı, ilhak, Kudüs'ün statüsü ve Filistinlilere yönelik ayrımcı uygulamalar ele alındı.

Türkiye, Filistinlilere karşı yapılan hukuksuzluğu anlattı

Dışişleri Bakan Yardımcısı Ahmet Yıldız, UAD'de süren duruşmada sözlü bir açıklama yaptı.

Türkiye, İsrail'in 1967'den beri Filistin topraklarında sürdürdüğü hukuka aykırı eylemlerle ilgili bilgi ve bulguları Divan ile paylaştı. İsrail-Filistin çatışmasının en önemli unsurlarından bir tanesi de kutsal mekanların statüsünün belirlenmesi ve korunması olduğunu vurguladı.

Türkiye'nin iki devletli çözümü desteklediğini de belirten Yıldız, 1967 sınırları ile Doğu Kudüs'ün başkent olduğu bir Filistin Devleti kurulmasını önemsediğini belirtti.

Divan’ın danışma görüşü ne zaman açıklanır?
Divan hakimlerinin müzakereye başlamaları ile görüşün açıklanması arasındaki toplam süre, istenen danışma görüşünün konusuna, konuların kapsamına, hakimler arasındaki görüş ayrılığının veya uzlaşının derinliğine ve Divan’ın genel iş yüküne göre değişiyor.

Filistin’in işgaline ilişkin danışma görüşünde yazılı ve sözlü beyan veren devlet sayısının tarihi seviyelerde olması ve Divan’ın iş yükünün son yıllarda açılan davalarla birlikte görece artması dikkate alındığında, Filistin’in işgal ve ilhakına ilişkin görüşün 2024 yılı bitmeden açıklanması muhtemel.
 

“Hukuk sisteminde etkili olacaktır”
Güney Afrika’nın İsrail aleyhine açtığı soykırım davasında tespit edilen ihlallerin de danışma görüşünün kapsamına girmesi oldukça muhtemel. Bunun dışında diğer davalarda da içtihat yani emsal oluşturması kritik bir nokta.

“Danışma görüşlerinin uluslararası hukuk sistemi üzerinde etkili bir içtihat oluşturması ve ileriki olaylarda uygulanabilir kurallar sunması, İsrail'in değil, diğer devletlerin de soykırım ve insanlığa karşı suç işleme eğilimlerini dengeleyen temel bir hukuk normu olarak önemlidir.

Bu noktada, Türkiye Cumhuriyeti'nin sunmuş olduğu deliller ve uluslararası hukukçuların geliştirdiği kanıtlar, Divan'ın çatışmaları önleme ve barış antlaşmaları sağlama konusundaki kararlarına destek olmaktadır.”

“İsrailli yetkililere diğer ülkelerden yakalama emirleri çıkabilir”
Diğer taraftan Orallı, danışma görüşleri sayesinde İsrailli yetkilierin bireysel olarak suçlanabileceği bir zeminin de hazırlanacağına değiniyor.

“Adalet Divanı'nın danışma görüşleri, Uluslararası Ceza Mahkemesi'nin harekete geçmesi için önemli bir zemin oluşturabilir. Bu da sadece İsrail'in değil, bireylerin suçlanabileceği bir pozisyon oluşturabilir.

Sonuç olarak, İsrail yetkilileri hakkında uluslararası yakalama emirleri ve seyahat yasakları gibi yaptırımların alınması, bu süreçte kritik öneme sahip.”


YORUMLAR

  • 0 Yorum